DD-Bölüm 42- Acıyor Ulan!!

3 Mayıs 2016 Salı

DD-Bölüm 42- Acıyor Ulan!!




Selam millet Mete karşısınız da o mükemmellik abidesi vücudum zeybek gibi dimdik duruyorum.
//hee görürsem sölerim
Oha…
Şarkıya iyi gönderme oldu lan bu…
Şarkıyı içerik kısmına koyar yazar açıp bakarsınız…
Şaşkınlıktan kapalı gözlerim tekrar harekete geçmiş ve açılmıştı. Tabi ki gördüğüm manzara ise harikulade idi…
Güzellik ile taçlandırılmış önümde duran bu hatun…
Nedendir bilinmez iştahımı kabartmıştı…
Hatunun resmi bir önceki bölümün medyasında ha bu arada bakmak isteyen oraya gitsin…
Neyse konumuza dönelim.
‘’Demek beni daha hızlı iyleştirebilirsin…”
Onaylayan bir şekilde kafasını salladı. ‘’Hı-hı aynen dediğim gibi seni iyileştirebilirim…‘’
‘’İyi hoş güzelde nasıl olacak bu?‘’
‘’Şey… Irkımın özelliği sayesinde…‘’
Durun bir saniye bunun ırkı neydi…
Kısa bir süre için gözlerimi Tuğba’nın üstünde kenetledim…
                  
Anaaaa kıza bak la, bildiğin Mc Donalds’ın yürüyen reklamı gibi…Hem o diziler ve filmler karakterlerde ne kız öyle adeta katliam makinesi hepsi…Yani tamam beni saymazsak öyle evet…‘’Anladım demek vampir özellikleri… Sadece safkanlarda mı bulunuyor...

Anaaaa kıza bak la, bildiğin Mc Donalds’ın yürüyen reklamı gibi…
Hem o diziler ve filmler karakterlerde ne kız öyle adeta katliam makinesi hepsi…
Yani tamam beni saymazsak öyle evet…
‘’Anladım demek vampir özellikleri… Sadece safkanlarda mı bulunuyor?‘’
‘’Evet ama…‘’
‘’Nereden biliyorum değil mi?‘’
Hızlıca kafa salladı sıpa sallayınca ayrı bir tatlı oldu tabii ki eheheh
‘’Filmler, Oyunlar, Kitaplar… Sizin ırkın boku çıktı zaten ondan biliyorum…‘’
Bir an gözlerini havaya doğru dikti. Sağ elini de çenesine doğru götürdü…
Şu WhatsApp uygulamasında ki düşünme smaylisi gibi oldu lan!!
‘’Haklısın şimdi düşününce harbiden ırkımızın boku çıkmış… Acaba bunca yıl nasıl oldu da bulamadılar ki bizi…‘’
‘’Sanırım çok fazla araştırıp gözlerinin önüne bakamadılar… Salla şimdi sen diyorsun ki…‘’
‘’Aynen öyle seni vampire dönüştürebilirim…‘’
Bunu dediğinde neden bilinmez aklıma bir anda ‘’True Blood’’ adlı dizi aklıma geldi…
Hazır konu buyken dizinin son sezonunu izlemeyin… Hayattan soğuyabilirsiniz…
‘’Şimdi dönüştürdüğünde anne- oğul gibi bir bağ mı meydana gelecek peki?‘’
‘’Şey…‘’
Bir saniye sorduğum soruya bak…
Başından beri vampir olmak istiyorum lan ben!!
Ne bu göt korkusu…
Hızlıca kafamı salladım.
‘’Millet sakın ola ki benim gibi mallık yapmayın. Şimdi bunun üstüne bir sigara yakın ve dumanın keyfini çıkarın ha ayrıca asla ama asla size gelen fırsatları geri çevirmeyin… ‘’
‘’Sen yine kimle konuşuyorsun?!?! ‘’
‘’ Okuyucular la… ‘’
Parmağım ile pencereyi gösterdim.
Görmüyormusun ha?
Fısıltı ile ‘’Yazık.. ‘’ dedi.
Deli olduğumu sandı ulan!!
Eee..! ne zaman dönüştürecek bu…
En iyisi sorayım.
‘’Tuğbacım eee… Ne zaman dönüştüreceksin peki beni… ‘’
Yüzü bir anda kıpkırmızı olan kız ne yapacağını şaşırdı. Parmaklarını birbirine dokundurdu. Hali aynı Meltemin Haluk yüzünden gittiği psikolog gibi olmuştu…
‘’Sen… İsmimi nasıl biliyorsun ki? Sana daha ismimi bile söylememiştim...‘’
Anlatsak mı ki?
.
.
.
Siktir edin anlatmıyorum.
‘’ Hadi canım sende senin de mi ismin Tuğba… Ben seni bir arkadaşıma benzetmiştim de… Ondan Tuğba diyordum sana… ‘’
‘’ Arkadaş… ‘’
Yüzü bir anda -45 santigrat dereceye kadar düştü…
Harbiden de buzlar kraliçesi lan bu…
Ama var ya böyle soğuk soğuk…
Neyse..
‘’ Tamam o zaman madem sen benim adımı biliyorsun benimde senin adını bilmem gerek adını söyle bana!! ‘’
Çığlığı ile birlikte camlarda ufak bir çatlama meydana gelmişti.
Kulaklarımda ise bir çınlama var…
Sonrasında birkaç bir şey daha söyledi ama duyamadım…
Sadece şunu fark edebildim.
Kapı hafifçe titriyordu…
Lanet kız bağırmasıyla birlikte herhalde bütün kampüsün zombilerini üstümüze çekti…
Kahpenin…
Bacağıma bağlı kılıfında duran ‘’ Ölüm ‘’ ne olur ne olmaz diye sol elime almıştım…
Elime aldığım silah ile birlikte Tuğba irkildi…
Ellerini havaya kaldırdı ve birkaç kelime söyledi…
Bende sinirle kulaklarımı gösterdim.
’ A**na kodumun kevaşesi bağırdın da ne oldu ulan!! ‘’
Bir şeyler daha söyledi ama anladım ama anlamamazlığa verdim. Kapıda ki titreme bir anda yok oldu…
Sanki birisi yada bir şey gelmişte alayını öldürmüş gibi…
‘’ İyimisin? ‘
Tuğba’ nın o içimi yumuşatan sesi ensemden geldi…
Ne ara geçti lan bu oraya…
‘’ İyiyim… ‘’
‘’ Peki emin misin?... ‘’
‘’ Eminim… ‘’
Daha ne kadar sürecek bu iş böyle!!
Fak yu!!
‘’ Yapıyorsan yap artık a**na koyayım yeter bu iyimisin eminmisin muhabbeti. Film mi çekiyoruz lan burda!! ‘’
‘’ İnsanların neden sizin kitaplarınızı, filmlerinizi ve dizilerinizi izledikleri belli oldu… ‘’
‘’ Antikasınız… Yap gelsin işte!! ‘’
Biraz fazla konuştum herhalde…
Omzumda bir yanma hissettim.
‘’ Zehrimi salgılıyorum. En hızlı kana karışması için bütün boşlukları ısıracağım… Birde… ‘’
‘’ Sende neden hiç kan yok… ‘’
‘’ Bilmem… belki öncesinde zombi olmamdandır… ‘’
‘’ Olabilir… ‘’
Cık-cık bu kız nasıl olabilir der ki?
Yani nereden biliyor bu benim öncesinde zombi olduğumu?
Şimdilik sallıyorum hayırlısı…
Vücudumu onun dişlerine ve ellerine bıraktım ve gözlerimi kapattım. Canım iyi yanıyor…

0 yorum :

Yorum Gönder