DD-Bölüm 26- Başıma Bunlarda mı Gelecekti?!
Yo! Selam mllet ben Mete yine şahane bir bölüm ile karşınızdayım!!
Bir önceki bölümde Leydi'nin yapmış olduğu trip ile elimde tutabildiğim sadece bir adet sopa parçası oldu.
''Gerisini ver artık!!''
''Hımhh!! Vermiyicem!!''
Anlaşıldı. Bu kızın iyi bir dayağa ihtiyacı var ama...
Bu seferlik yapmayacağım.
Umursamadı ve elimde tuttuğum sapı kılıcın kınına iteledim.
''Tıkk'' diye bir ses ile yerine oturdu. Sanırım kendisini istediği gibi koparıp birleştirebiliyor.
** Güneşin batmasına 4 saat 23 dakika var **
Bir bitmedi şu lanet güneşin gazabı
Defol git de bizde dışarı çıkabilelim!
Madem çıkamıyoruz ve göbeğimizi erittiğimize göre haydi başlayalım.
1-2-3-4...
Tek bir pençeye işlerinin bitmesi çok üzücü yahu.
Yeni eklemiş olduğum 10 güç puanının bu kadar etkili olacağını kim düşünebilirdi ki!
Bir 10 tanesinin daha işini bitirdim.
*Mosh*
*mosh*
''Hiiüüü''
İyi geldi vallahi yine karnım davul gibi oldu. Tabi ki üstüm başımda kan ve organ pislikleri kaldı...
Leydi harbiden çok gerekli..
Şöyle ben saldırı yaptığımda delici saldırı sınıfına giriyor saldırılarım. Pençelerim ile kesmek istediğimde ise iki sefer uğraşmam gerekiyor.
Lakin Leydi ile öyle olmuyor ''One Shot One Kill'' direk
Ne yapsak ki gönlünümü alsak he?
Alalım bari...
İnsan kölesinden özür diler mi yahu!!
Köle senden daha küçük çocuk gibi davranırsa diler!!
Şansımın içine so**yım!!
Çektim kılıcı kınından..
Yine geldi sadece sap!
İyiden iyiye tosun paşaya bağladık iyimi...
''Leydi...''
''Ne var!!''
''Tamam sen haklıydın.. Seni temizlemem gerekirdi. Lakin... Temizleyebileceğim bir şey yok ki!! ''
''Hımmph!! Beni ilgilendirmez temizle!! ''
''Neyle üstümde ki çarşaf ile mi? ''
'' Evet onun ile!! ''
'' Peki hadi çık kınından da temizleyelim...''
Omu köle ben mi köleyim bir bok anlayamadım gitti!!
'' Gerçekten mi!! ''
Yok yalan am*na koyayım!!
Neyse ayıya dayı diyek şimdilik...
'' Gerçekten hadi çık da kurumadan temizleyelim zaten hava sıcak kurur anında ''
''Peki tamam!!''
Saf mı desem sevimli mi desem... Yoksa or**pu mu desem bilemedim...
Haydi şimdilik ''Safimli'' diye malca bir başlık koyalım bu kıza
*Tınn*
[[Lakap ''Safimli'' Leydi adlı kılıcınıza eklenecektir. Kabul ediyormusunuz? ]]
[[Evet/Hayır]]
Evet a**na Koyayım!!
[[Tebrikler Leydi adlı kılıcınızın yeni ismi ''Safimli Leydi'' ]]
Kını tekrar soktum ve çıkardım bu sefer elimde tam bir katana duruyordu.
Çarşafımda ki boş ve temiz bir yer aradım. Bulduktan sonra ise temizlemeye koyuldum.
''hihihi... Yumuşacık...''
Dedi millet bir mırıldamadığı kaldı. Kesinlikle Safimli!!
Arada diğeri de tutuyor ama...
''İstediğin oldu mu? ''
'' Evet... Teşekkür ederim!!''
Neden bilmiyorum ama bunu dediği anda aklıma animeler de küçük kız kardeşine istediğini yapan ve sonrasında o küçük kardeşin zıplayıp mutlu olması ile mutlu olan abi türü geldi...
''Şimdi madem istediğin oldu seninle bir anlaşma yapacağız!!''
'' Nasıl bir anlaşma?''
'' Bundan sonra savaş sona erdiği anda beni temizle demeyeceksin bende seni zaman bulduğum vakitlerde veyahut uygun gördüğüm zamanlarda temizleyeceğim anlaştık mı? ''
Kısa bir süre bir şey demedi lan acaba beğenmedi mi? Oysa ki oldukça makul bir antlaşma da yapmıştık.
''Olur tamam... Ama bende senden bir şey isteyebilir miyim? ''
İlla ki o ortada ki kelime fazlalığını yazara yazdırtacaktın değil mi?
Sahi!!
(Abi p-up? )
[ Bende diyorum ki Mete akıllandı uslandı bak istemiyor. Sırasını biliyor... S*ktir git!! Gözüm görmesin seni!! Kızı da fazla üzme kırarım o bacaklarını!! ]
(Peki abi... )
Yine yaptı yapacağını göt!!
Şimdi konuşmaya geri dönelim...
'' Ne istiyorsun bakalım ? ''
'' Şey... yani ben sana bundan sonra... AŞKIM!!! Demek istiyorum... ''
Hı ?
Bir kılıç ve ben...
Mükemmel bir sevgili...
Hani anlarım göğüssüz bir kız olur ama bir kılıç...
Abi şimdi evet desek bile... O iş yok!!
Hadi onu da geçtim ileride bir hatun ile karşılaşırsam. Ki zaten düşük şansım..
Onun yoluna taş koymasın bu?
Yazar sen benim aklıma mukayyet ol!!
Ne desek ki buna millet!!
Yine şu köprünün ortasındayız değil mi?...
Dayı diyelim yine...
''Heyy niye sustun? Dememi istemiyor musun!! ''
'' Yok hayır... Diyebilirsin... ''
*Gulp*
Bindik bir alamete ama... Haydi hayırlısı...
''Olley be!! Seni seviyorum AŞKIMMM!!''
Ahada yar**ğı yedik geçmiş olsun...
//Mete sana bişey diyimmi sen "leydi" derken yanlış yaptın bence ismi karakterine oturdu başka isim bul sen buna ben burdan örnek vermeyin ayıp kaçar ama anladın sen onu :D
'' ehehhehe'' diye soğukça güldüm sadece...
'' Pekala artık bu konuları geçtiğimize göre bana yardım etmen gerekiyor...''
'' Ne konuda aşkım? ''
Abi cidden boku yedim ben kabul eden ağzıma sokayım!!
'' Şimdi benim bir çok zombiyi öldürmem gerekiyor ama bunu yaparken uzaktan öldürmek istiyorum. ''
Cevap yok...
''O nasıl oluyor? ''
''Yani seni salladığım da sadece rüzgarı ile zombi kesebilmeyi istiyorum.''
'' Ahaha... Bu mu aşkım ya sorunun! Öğrenirsin kolay!! ''
Ha kolay? Ne diyor lan bu!! Adamlar animeler de bunu yapabilmek için yıllarını harcıyor. İchigo'yu saymazsak tabiki...
'' Bak şimdi tatlım....''
Başladı anlatmaya yazar bile üşendi onun yazılarını yazmaya o derece anlattı yani...
Hatta bir ara yoruldu. Ben hala dinliyorum tabii ki...
Dinliyorum ama boşa sözcüklerin yarısı aşkım, hayatım ve tatlımdan ibaret...
Lan acaba bu kızın ilki ben miyim...
Anlattıklarının sonunda *Tınn* diye bildirim sesi geldi.
[[ ''Rüzgarın Kükreyişi'' adlı pasif yetenek öğrenildi. Mevcut Seviye 1 ! ]]
Oha...
Harikaymış lan..
Sevinçten elimdeki kılıcı havaya attım.
Oha dur lan tut şunu birde düşürmeyek sonrasında laf yapar...
Derken tuttum.
Elimle değil ama...
Kolumun ortasından içeriye doğru girdi.
Bende okkalı bir küfür ile bastım çığlığı!!
Acıdı lan!!
Hızlıca oturdum Allahtan kopan bir uzuv yok!!
İyileşti bir dakika sonunda...
Havaya fırlattığımdan beri ise Leydi den ses soluk çıkmıyor.
Küstü herhalde...
Neyse salla haydi önümüzde ki bir zombide bu pasif yeteneği deneyelim.
5 metre ilerimde bir zombi var...
Ayağa kalkıp kılıcı hazır konuma getirdim ve kafasına hizaladığım kesiği savurdum...
Kılıcın keskin tarafından bir adet uğultu sesi duyuldu.
Sesin dalgalanması zombiye doğru ilerledi ve...
Saçının üstünden gelip geçti...
Tabi ki zombi bundan ötürü kışkırtıldı...
Üstüme geliyor hayvan...
Tekrar kendimi hazırladım ve boynuna bir kesik hedeflemeye çalıştım.
Kılıçtan tekrar bir uğultu çıktı ve ilerlemeye başladı...
Hedefi tam 12 den vurdum ve zombi bir iki adım tökezledi...
Lakin...
Sadece bu ufacık bir kesik oluştu...
Hani kükrüyordu lan bu!!
Daha miyavlayamıyor bile!!
Anlaşıldı bu yeteneği güçlendirmemiz gerekecek!!
// Bu yazıyı hazırlardığım süre içinde babamdan fırça yedim ve bu yazıyı yazdıktan sonra pcyi babama vercem bu durumda emeği olan herkesin ... :D
// Yn: Arkadaşlar bu sevilesi adama elinizde eskide olsa bir laptop bağışı yaparsanız seviniriz sadece word açsın düzenleme yapsın yeter...
0 yorum :
Yorum Gönder